0

Tacirin Taraf Olduğu Genel Kredi Sözleşmeleri Hakkında

YARGITAY 19.HD, E.2016/3468 K.2016/13398 T.17.10.2016

ÖZET: Genel Kredi Sözleşmesine taraf olan tacir; sözleşmede, masraflardan sorumlu olduğunu kabul etmişse sonradan bu hükümlerin haksız şart olarak kabul edilmesini isteyemez.

Uyuşmazlık tacir olan davacının; davalı bankayla genel kredi sözleşmesi ilişkisine girmesinden sonra kredi açılışı adı altında yaptığı masrafları, genel işlem koşullarına aykırılık iddiasıyla geri istemesine ilişkindir.

DAVA VE KARAR: Davacı vekili, davalı banka tarafından müvekkiline kredi sözleşmeleri imzalatıldığını, sözleşme örnekleri müvekkile verilmediği gibi matbu sözleşmeler olduğu için müvekkiline bu sözleşmelere müdahale hakkı tanınmadığını,TBK uyarınca genel işlem koşullarına aykırılık teşkil eden bir durumun ortaya çıktığını ileri sürerek  kredi açılışı adı altında alınan ve dosya masrafı adı niteliğinde olan 5.450,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının çeşitli tarihlerde 8 defa sözleşme imzaladığını, sözleşmeler uyarınca ticari krediler kullandığını, sözleşmelerin davalı tarafından okunarak imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri olduğunu; Genel Kredi Sözleşmeleri ve Teminat Sözleşmesinin 7. Maddesi gereğince her türlü masraf, fon ve giderlerin kendisine ait olacağını kabul ettiğini, bankanın uygulamasında yer aldığı şekilde, bu ücretleri tahsil ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davacının tacir olduğu, Genel Kredi Sözleşmelerinden doğan bu masraflardan sorumlu olacağını sözleşme serbestisi kapsamında kabul ettiği, sonradan bu hükümlerin haksız şart olarak kabulünün ticari hayatın gerçekleri ve dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı, bankacılık uygulamaları açısından da davalı bankanın tahsil ettiği tutarların makul olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

SONUÇ: Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 17/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Bu Bilgi Yararlı Oldu mu?
Anket Sonuçları
Kapat